Efendim merhabalar. Şimdi öncelikle 7 Haziran'da gerçekleştirilecek olan genel seçimlere katılmaya 20 parti hak kazanmış olmasına rağmen tarafsız olması gereken medya kuruluşlarının seçimlere katılacak yalnızca 4 siyasi parti varmış gibi davranması vatandaşların diğer partilerin politikaları ile ilgili sağlıklı bilgi edinebilmelerini oldukça zorlaştırmaktadır. Yüzde on barajı denen aşırı süper demokratik (!) yapılanma da dillere pelesenk edilen "oylar bölünmesin" söylemi ile beraber siyasi yönetim gücünün yalnız bu 4 parti arasında kalmasını sağlamaktadır. Kağıt üzerinde mecliste temsil edilen partilerin listesine bakarsak mecliste bu ülke siyasetini işgal eden dört "büyük" partinin vekillerinin dışında Demokratik Bölgeler Partisi'ni temsil eden bir vekil, Anadolu Partisi'ni temsil eden bir vekil, Elektronik Demokrasi Partisi'ni temsil eden bir vekil ve Merkez Parti'yi temsil eden bir vekil olduğu görülür. Ancak bu temsiliyetlerin yalnızca kağıt üzerinde kaldığı ortadadır. Meclisi işgal eden dört "büyük" siyasi partinin ismini bu yazıda zikretmeyeceğim çünkü taraflı basın yayın organları zaten dört "büyük" siyasi partiden yeterinceden de epey fazla bir miktarda bahsetmekteler.
Dört "büyük" partiyi şöyle özetleyebiliriz:
1- Oyların yüzde ellisini elinde bulundurduğu için kendisine oy vermeyenleri de keyfiyetle yönetebileceğini düşünen, milletin parasıyla kendine saray yaptıran, adı yolsuzluğa karışmış, Twitter'ı Youtube'u yasaklattıran, insanların kaç çocuk yapacağına bile karışmayı kendinde hak gören parti.
2-Yukarıda sözünü ettiğimiz partiden nefret eden insanların seçim barajı yüzünden bugüne kadar kendilerini çaresiz hissederek lanet ede ede oy verdikleri özünde yalnızca iktidarın haksızlıklarına karşı çıkmanın ekmeğini yiyen parti.
3-Sözde muhalefet partisi olduğu halde gerçek bir söylemini ve icraatını göremediğimiz pasif parti.
4- 30 000 kişinin katilinden emir alıp seçmene "ya ben %10 alırım ya da mahvolursunuz" diye şantaj yapan ve ülkeye barış getireceğini iddia eden parti.
Bu "Fantastik Dörtlü" (!) nün cenderesine sıkışmamızı sağlayan %10 seçim barajı ve "oylar bölünmesin" adı altında dayatılan öğrenilmiş çaresizlik 4 "büyük" partinin bizim vergilerimizi bizim için hiçbir şey yapmadan kendileri için harcamalarının sürmesini sağlamaktadır. İnsanları kafesin içinde koşup koşup bir yere varamayan hamsterlar gibi olmaktan kurtaracak olan şey her bilinçli seçmenin baraj altı partileri inceleyip kararını ondan sonra vermesidir. 20 partilik seçimde 4 partiye mecbur hissetmek öğrenilmiş çaresizliktir. Barajı geçemeyecek dediğiniz parti siz ve yandaşlarınızdan yeterince oy aldığında barajı geçer. O halde seçildiği takdirde barajı kaldıracağına güvenebileceğimiz bir partiye oy vermemiz mantıklı görünüyor. (Buraya dikkat barajı kaldırma vaadinde bulunan değil barajı kaldıracağına inanabileceğimiz parti diyorum.) Aday olan tüm siyasi partilerin programlarını tek tek incelemiş birisi olarak önerim Liberal Demokrat Parti'dir.
Liberal Demokrat Parti, 2011 Genel Seçimlerinde en düşük oy alan parti olmasına rağmen şahsi kanaatimce ülkedeki en oy verilesi, hatta tek oy verilesi siyasi partidir.
Buyrun inceleyin:
Partinin resmi sitesi
http://www.ldp.org/
2015 seçim bildirgesinin bulunduğu link
http://www.ldp.org/ldp-2015-secim-bildirgesi/
Parti ile ilgili sorular sorabileceğiniz liberal demokrat parti hesabı.
http://ask.fm/liberaldemokrat
Herkese saygı ve sevgilerle.
